15 Şubat 2013 Cuma

Kalbi gördüğün an ♥

Bazı anlar vardır hayatta... Çok ender yaşanır...  O anda kalmak istersin, dünya dönsün dursun ama sen o anda kal 
Öyle bir andır ki o herşeye bedeldir, 
Öyle bir andır ki sende yaşattığı duygu ile ölmek istersin
Dünya dönsün durdun, sen o anda yaşa o anla öl... 
O an ol...
O an hiç bitmesin..
Zaman kavramını yitirmiştir zaten o an yaşandıktan sonra
Her zaman yürekte ölene dek kalacaktır o an...
Her akla geldiğinde, her gözün daldığında, her kendinle başbaşa kaldığında, o anı yeniden yaşayacaksındır...
O kalbi bulduğun, o kalbi duyduğun, o kalbi görmüş olduğun andan başka bir an değildir bu...

 
TAHİR'LE ZÜHRE MESELESİ

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,
bütün iş Tahir'le Zühre olabilmekte
yani yürekte.

Mesela bir barikatta dövüşerek
mesela kuzey kutbunu keşfe giderken
mesela denerken damarlarında bir serumu
ölmek ayıp olur mu?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.

Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahir'i Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil
Nazım Hikmet